Seçimden hezimetle çıkan CHP-İP arasında elense çekme oyunları son sürat devam ediyor. Meral Akşener’in 2018 yılında "İYİ Parti’yi CHP ve HDP ile yan yana getirme çabasını çirkin, saygısız ve çok ayıp buluyorum.” dedikten hemen sonra her ikisiyle de ittifak yaptığını çok iyi bildiğimizden onun son söyleyeceğine, son yapacağına bakmakta fayda vardır.
Meral Akşener, dün yine “81 ilde aday çıkaracağız. İstanbul ve Ankara’nın kaybedilmesini göze alıyoruz” açıklamasını yaptı. Geçen hafta “Bugünden bir şey söylemek mümkün değil. Bazı yerlerde bazı anlaşmalar yerelde olabilir. Onları henüz konuşmuş değiliz.” diyen de Meral Akşener değil mi?
O yüzden filmin sonunu beklemekte fayda vardır. Çünkü bunlarda film fragmanı, fırıldak çevirme bir türlü bitmez.
CHP ile aralarındaki elense çekme oyunlarına devam ederken, aynı zamanda kendilerinin durduğu yeri de kendi ağızlarından deşifre ediyorlar.
İP Ankara Milletvekili Adnan Beker, katıldığı bir televizyon programında "Seçim, Kemal Bey’in Meclis’te HDP’lilerle görüşmesiyle kaybedildi. Seçim boyunca hiçbir şey anlatamadık ve seçim boyunca her girdiğimiz yerde ‘HDP-PKK’. HDP, Kemal Bey’e oy istiyor, bir yandan biz istiyoruz. Sahada, HDP’nin desteklediği Kemal Bey’i biz de destekliyormuşuz algısı çıktı." diyerek HD(P)KK ile aynı cephede olduklarını kabul etmiş ve
"Altılı masa seçimi kazanmış olsaydı biz daha bakanları oluşturamazdık. Allah memleketi korumuş." diyerek de kendi ittifaklarının Türkiye için nasıl bir tehlike olacağını ifade etmiştir.
Bu ifadelerin tamamı bize göre malumun ilamı ama kendi ağızlarından söylemeleri bunlara kanıp oy verenlerin algısını açması açısından önemlidir.
Yerel seçimlerde de HDP ile aynı hedefe çalıştılar, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de… Bunun aksini iddia edebilecek var mı?
Adnan Beker’in söylediği hiçbir söz yalan değil. CHP merkezli ittifakın manzarası buydu. Terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısıyla CHP iş tuttuysa, İP’te bu ittifaka bilerek, görerek, isteyerek omuz vermiştir. Bu ittifaka omuz vurmak yerine, omuz verenlerin bugün kimseye söyleyecek bir sözü olmamalıdır. Yapacakları sadece “Yerel seçimlerde ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde HDP ile ittifak yaptık Türk milletinden özür diliyoruz” şeklinde olmalıdır.
Meral Akşener’in geçmişte yaptığı bu HDP’li ittifak ortadayken, kim çıkıp “Meral Akşener bundan sonra HDP ile ittifak yapmaz” diyebilir. Siyasi menfaatleri için HD(P)KK ile ittifak yapanların Türkiye Cumhuriyeti’ni koruma namusu olur mu?
“Allah memleketi korumuş." sözü aslında Türkiye’nin şükürü olmalıdır. Bu kadar partinin bir tane güvenilecek özelliği olmaz mı? Gerçekten şu açıdan güvenilir denilecek bir özellikleri yoktur. Şimdi hepsi birbirinin açığını ortaya döküyor, hepsi birbirini ezmeye çalışıyor. Türkiye’de seçimi bunlar kazansa en çok düşman sevinmez miydi? Terör örgütü PKK, hangi kanlı planlarını hayata geçirmek için dağda-şehirde Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleme seferberliği başlatmıştı? Seçimi kazanma uğruna Ümit Özdağ’a neler vaat ettiği ortaya çıkan Kemal Kılıçdaroğlu, HD(P)KK’ya neler vaat etmişti acaba?
PKK, YPG, FETÖ, DHKP-C gibi terör örgütleri niçin CHP merkezli ittifakın yolunu gözlemişti? Yolu gözlenenlerden biri olan Meral Akşener’in partisi bu durumdan hiç rahatsız oldu mu? Asla olmadı.
İP Ankara Milletvekili Adnan Beker de başta olmak üzere seçimi kazansalar hangi biri HDP ile yapılan ittifaka laf söyleyecekti?
Mesela Kemal Kılıçaroğlu’nun Van mitinginde “Dişe diş kana kan. Seninleyiz Öcalan” sloganları atıldı, miting alanının her yerine HD(P)KK’lılar hakimdi. CHP merkezli ittifak ortaklarından bu rezil manzara için hiç tepki geldi mi? Seçim öncesi azgınlaşmış bir şekilde Türkiye’yi tehdit eden HD(P)KK’lılara içlerinden biri dahi tepki göstermedi. Çünkü seçimi kazanma şanslarını denemek istiyorlardı. Denediler, kazanamadılar. Şimdi bol bol HD(P)KK’lı hikayeler dinliyoruz. Hikayenize başlamadan önce HD(P)KK’lı ittifaktan dolayı Türk milletinden özür dilemeniz gerekmiyor mu beyler, bayanlar?
CHP merkezli kurulan ve şimdi dağılma sürecine giren bu ittifak, Türkiye için büyük bir belaydı, o yüzden Türkiye resmen uçurumun kenarından dönmüştür. Kendi ittifak mensuplarının bile “Allah memleketi korumuş." dediği bir yerde, bundan sonrası için bu ittifak mensuplarının hiçbirine destek vermemek her vatandaşın öncelikli görevi olmalıdır. Bunlar toplu girseler de tek tek girseler de birbirlerine elense çekerken tuş olmuş vaziyettedirler.
Yorum Yazın