Yıldıray Çiçek

Yıldıray Çiçek

Mail: yildiraycicek@turkgun.com

Arap Birliği ve İslam ülkeleri, Filistin'deki mazlumların baltasıdır

ARAP BİRLİĞİ VE İSLAM ÜLKELERİ, FİLİSTİN’DEKİ MAZLUMLARIN BALTASIDIR

Bir gün dostları, ağaca sormuşlar: "En çok neden korkarsın?" diye. "Ateş mi?" demişler, ağaç düşünmeden “Hayır" demiş. Şaşırmışlar. "Ateş bütün ağaçları, koca ormanı bir kıvılcımla yakar. Nasıl olur da korkmazsın?" demişler.
"Korkmam." demiş ağaç, kendinden emin bir tavırla. "Peki ya keçiler? Onlardan korkar mısın?" diye sormuşlar.
Ağaç yine kendinden gayet emin "Hayır" demiş. "Nasıl olur? Yapraklarını yer, gövdene zarar verir, talan eder seni.
Nasıl korkmazsın keçilerden?"
 diye üstelemişler. "Korkmam işte." demiş omuz silkerek. "Peki, o zaman ne
korkutur seni?"
 diye sormuşlar. Ağaç durmuş, gözleri uzaklara dalgın bir biçimde "Balta." demiş. Dostları
iyiden iyiye şaşırmış. "Ateşten bile korkmayan ağaç, küçücük baltadan mı çekinir?" diye kendi kendilerine düşünürken; ağaç, "Baltanın kökü bendendir de o yüzden." demiş.

İsrail’in Gazze’de başlattığı soykırım sonrasında emin oldum ki, Filistinlilerin bu hale düşmesinin, katliamla yok edilmesinin yegâne sebebi kendi soydaşları ve dindaşları…

Gazze'de binlerce çocuk ve sivil, üzerine yağan bombalardan hayatını kaybederken, Suudi Arabistan'da "Riyad Sezonu" isimli dünyanın en büyük müzik eğlence festivalinin başlamasıyla artık hepimiz emin olabiliriz ki İslam dünyasının bu rezil hali, Müslümanların İsrail ve Batı işbirliğinde yok edilmesinin başlıca sebebidir. Binlerce Arap çocuğu, İsrail bombasıyla paramparça olurken müzik eşlinde kıvırmak, dans etmek, eğlenceye dalmak nasıl bir rezilliktir?

Hüseyin Nihal Atsız dizelerinde ırkını, soyunu satanları, milletine olan vazifelerini yapmayıp eğlenceye dalanları ne güzel tarif ediyordu:

“Hiç düşündün mü niçindir yaşamak?

Bir görev yapmak içindir yaşamak.

Er kişiysen görevin neyse, başar.

Zevke, eğlenceye hayvan da koşar.

Görüyorsun nice hayvan yığını

Ki sadece yapar hayvanlığını.”

***

Hemen dibinde öldürülen çocuk sayısı 5-6 bin olmuş, toplamda 10 bin dindaşın, soydaşın öldürülmüş ve halen Gazze’deki masumlar İsrail bombasıyla öldürülmeye devam ediyor ama siz müzik eşliğinde hayvan gibi tepinmek için festival başlattınız. Yüce peygamberimiz Hz. Muhammed’in aziz ve kutsal mezarının olduğu topraklarda bu rezilliğe imza atarken hiç mi Allah’tan korkmadınız, Müslümanlardan ve o mazlumlardan utanmadınız?

Müslümanlar, Siyonistler tarafından öldürülürken, camileri bombalanırken, İsrail güçleri, işgal altındaki Doğu Kudüs'te yer alan Mescid-i Aksa'da Müslümanların ibadetini engellerken hiç mi vicdanınız sızlamadı?

Artık tamamen anlaşıldı ki, Filistin’in kendini kesen “baltası”, kendi kökünden dindaşları ve soydaşlarıymış… Sözde adı İslam ülkeleri olanlar susuyor, Arap Birliği üç maymunu oynuyor. Filistin’in komşuları hep Arap soydaşları ve dindaşları ama İsrail’e ve Batı’nın gaddar yönetimine ciddi bir şekilde tavır alabilen yok.

İslam dünyasını ve Arap birliğini geçtik. Siz hiç Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın, dünya medyasını toplayıp o öldürülen masum Filistinli çocuklar ve halkı için dünyaya haykırırken gördünüz mü? Niye susuyor, niye hiç ortada görünmüyor?

Mahmut Abbas, en son İsrail’in katliamları başladığı günlerde, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile Ürdün'ün başkenti Amman'da bir araya gelmiş ve onunla 'Buradan ev almalısın' diye şakalaşırken görülmüştü.

Hamas, İsrail ile savaşırken Mahmut Abbas’ın çıkıp “Hamas, Filistin’i temsil etmiyor” açıklamasını yapması ve Mahmut Abbas’ın yönetimindeki kentlerin camilerindeki cuma hutbelerinde Gazze'nin adının anılmaması bile Filistin davasında kendi içinde birlik olunmadığını bir kez daha göstermiştir. Mahmut Abbas, dostlar alışverişte görsün misali davranıyor ama herkes görüyor ki İsrail’in vahşetleri karşısında hayalet tutum içinde…

Hamas Uluslararası İlişkiler Ofisi Başkanı Musa Ebu Merzuk’un, "Hizbullah'tan ve Batı Şeria'daki kardeşlerimizden çok şey bekliyorduk. (Mahmud Abbas liderliğindeki) Filistin yönetimindeki kardeşlerimizin tutumundan utanç duyduk" açıklaması zaten dağınıklığın isyanı ve delili olmuştur.

Kendi içinde bile kaç parçaya ayrılmışsın medet umduğun İslam dünyası sana ne yapsın, Arap birliği ne yapsın? Zaten bir şey yapacak duyarlılıkları ve iradeleri de yok!

 

Gazze'de Müslüman soydaşları İsrail'in saldırısı altında can verirken Dubai'de düzenlenen Cadılar Bayramı kutlamaları, Suudi Arabistan'daki "Riyad Sezonu" isimli dünyanın en büyük müzik eğlence festivalinin yapılması bile Arapların içler acısı halinden örneklerdir.

Siyonist İsrail’in bombasıyla Filistinli bir çocuk öldürüldüğünde İsrail’i bir kaşık suda boğması gereken Arap Birliği, Gazze’de ölen 10 bin canın yarısından çoğu çocuk olduğu halde kılını dahi kıpırdatmadı.

Amerika’da, İngiltere’de, Fransa’da, Danimarka’da dünyanın birçok ülkesinde merhamet, vicdan sahibi Hristiyanlar, Yahudiler, Müslümanlar, İsrail’in vahşetlerini protesto etmek için yüzbinlerle yürüyüşler düzenlerken birçok Arap ülkesinde Filistin’deki mazlumlar için yaprak bile kımıldamamıştır.

Türkiye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın milyonları toplayıp İsrail’in vahşetlerine karşı dünyaya mesaj verdiği gibi Suudi Arabistan, BAE, Mısır, Suriye, Ürdün, Irak, Lübnan, Libya, Kuveyt başta olmak üzere Arap Birliği içindeki İslam ülkesinin yöneticileri halkına ön ayak olup İsrail’e karşı tavır alamaz mıydı? Bırak tavır almayı ABD ve Batı korkusundan bu ülkelerin çoğu Filistin’in adını bile ağzına alamamaktadır.

"Baltanın kökü bendendir de o yüzden." sözünün anlamı da işte İsrail’in vahşetleri karşısında susan sözde Arap Birliğini ve İslam ülkelerini tarif ediyor. İsrail ve onu vahşetlerinde destekleyen Batı, zaten tarihi süreçte kendine yakışanı “Kış kışlığını puşt puştluğunu yapar” misali yapıyor. Ya İslam dünyası ya Müslümanlar?

Kökü sende olan susuyor, kökü sende olan satıyor, kökü sende olan hançerliyor. Böyle bir dünya düzeninde mazlumun canı korunur mu? Mazluma huzur gelir mi?

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar