Küçük dükkanında reklam ve tabela işleri yapan birinin, her geçen gün işyerlerinin kapanması sonucu işleri azalmış ve biriken vergi borçları yüzünden de dükkanını kapatmak zorunda kalmıştı.
Bir gün çarşıda dalgın dalgın dolaşırken bir arkadaşıyla karşılaştı. Arkadaşı onun bu garip halini görünce önce “Ne alemdesin?” dedi devamında “Bu ne hal?” diye sordu.
Reklamcı “Nasıl olsun işte gördüğün üzere bir siluet gibi dolaşıyorum."
Arkadaşı gayri ihtiyari sordu. “Nasıl yani?”
Reklamcı tabelacı izah etti:
“Bunu sana bir örnekle antayım.1700 lü yıllarda Fransa’da Maliye Bakanlığı yapan Etienne de Silhonuette çok yüksek vergiler koyar. Yağlı boya fiyatları bu vergilerle çok artmıştır. Bu nedenle ekonomik durumları kötüleşen orta sınıflar artık yağlı boya resimler yerine daha ucuz olan sadece dış hatları belirleyen ve gölgeli tabloları tercih eder. Piyasa bu tablolarla dolar. Halk arasında bu tablolar “Silhonuette tabloları” olarak anılır.
Gölgenin dış hatlarını belirtilerek yapılan çizim, gölge anlamındaki silüet kelimesi adını Fransız Maliye Bakanı Silhonuette’den almıştır.
Yağlı boyası olmayan bu nedenle silüete dönen bir tablo ne ise geliri olmayan bir esnafın durumu da aynıdır. Yani bir silüetten farkımız yoktur artık.”
Yorum Yazın