Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Ankara Us Atölyesinin 21.10.2023 tarihinde Ankara Büyükşehir Belediyesi Genç Akademide düzenlediği “Evrim Karşıtlığının Eleştirel Analizi” başlıklı konferansı izliyorum. Konuşmacılar, Prof. Dr. Hasan aydın, Prof. Dr. Sinan Canan, Doç. Dr. Metin Berberoğlu. Her biri uzmanlık alanı doğrultusunda evrimin bilimsel bir gerçek olduğunu anlatıyor. Doç. Dr. Metin Berberoğlu insan vücuduyla balıklar arasındaki benzerliklere vurgu yapıyor. “Elimiz balıkların kanatları, gırtlağımız balığın solungaçlarından evrilmiştir” diyor. Cerrah doktor olarak anatomik açıklamalarda bulunuyor. “Evrimsel biyoloji gerçeğini kabul etmezseniz bu gırtlak yapısını bu ellerdeki durumu başka türlü açıklayamazsınız” diyor.
Bu arada iki espritüel kişi arkada fısır fısır konuşuyor:
-Yahu maymundan geldiğimize inanmaya başlamıştık, şimdi adam çıtayı düşürdü. Bizi balıklara indirgedi. Ne benzerliğimiz var balıklarla?
-Bence benzerliğimiz çok. Birincisi, biz de balık hafızalıyız. Yaşadığımız felaketlerden ders almıyoruz. Aynı felaketleri tekrar tekrar yaşıyoruz. İkincisi, balıklar da insanlar da ağzını açınca bir tehlikenin içine düşüyor. Üçüncüsü, büyük balık küçük balığı yutuyor. Belki biz kapitalizmi bu atalarımızdan öğrenmişizdir. Sürekli büyükler küçükleri yutarak ilerliyor.
-Metin hocanın dedikleri kafama çok yatmamıştı ama senin açıklamaların bana mantıklı geldi. Atalarımız sürü balık olarak yaşıyormuş biz şimdi kuru kala-balık olarak yaşıyoruz.
-Bu durumda evrimin şöyle bir zararı olmuş bence. Sürü balık aleminden kuru kala-balık alemine geçince masumiyet kalmamış. Sürü balık aleminin kimseye bir zararı yoktu. Ama kuru kala-balık olmanın hem bizden bize hem de dünyaya çok zararı var.
Yorum Yazın