Durdu Güneş

Durdu Güneş

Mail: durdugunes@hotmail.com

BİRAZ TEBESSÜM - "YEM BORUSU" ve ISLAHAT FERMANI

İnsanları mutlu etmek için söylenen oyalayıcı ve aldatıcı söz anlamında “yem borusu” deyimini kullanırız. İnsanlara bir şeyi vadederek ve umut vererek rahatsız olunan konularda sükûneti sağlayabilirsiniz.
Yem borusu deyiminin ilginç bir hikayesi vardır.
Bir zamanlar Osmanlı Devleti Arabistan’a asker göndermiş.  Sefere hazırlanırken yiyecek, içecek ve hayvan yemi konusunda yanlış hesap yapılmış. Dolayısıyla askerler Kızıldeniz'e geldiğinde yiyecek ve içecek stokları bitmiş.
Askerler bir şekilde yiyecek ve içecek yokluğuna dayanmışlar ama hayvanları teskin etmek mümkün olmamış ve hayvanlar açlıktan huysuzlanmaya başlamış. Akıllı bir subay, hayvanların huysuzluğunu bertaraf etmek için bir çare düşünmüş.   Normal zamanlarda yem vaktinde yem borusunu çalınırmış. Yine normal zamanlar gibi yem borusu çaldırtmaya başlamış, hayvanlar sesi duyunca yem verilecek zannıyla bir müddet sakinleşmişler.
**
Türkçede düzeltme dediğimiz kelimenin Arapçadaki karşılığı ıslahattır.  Şimdilerde ise bu kelimenin yerine Fransızca bir kelime olan reform kullanılmaktadır.
Yem borusu ile ıslahat fermanı arasında nasıl bir benzerlik var diyeceksiniz. Osmanlı döneminde çöküş başlayınca, toplumu teskin etmek için çöküşün sosyal ve ekonomik nedenleri araştırılmadan, görünüşte düzeltmeler yapmışlardır. Bu durum yüksek tansiyonu aspirinle tedavi etmek gibidir. Kısa süreli ağrıyı keser.  Dolayısıyla çöküş devam etmiştir. Sorunu temelden gidermek yerine sonuçlarını ortadan kaldırmaya çalışmak sorunu derinleştirir. Yalancı meme avutur ama doyurmaz. Sürekli kullandığınızda çocuğu açlıktan öldürürsünüz. Sebepler ortadan kalkmadan sonuçlar ortadan kalkmaz. Eğer bu sebep düşünce yapınızdan kaynaklanıyorsa durum biraz daha zordur.  Einstein’in dediği gibi, “Problemleri, onları üreten kafalarla çözemeyiz.”

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar