Emekli Mehmet Efendi, devlette; sağlıkçılık, eğitimcilik, hukukçuluk, yöneticilik yaptıktan sonra emekli olmuş biridir. Etkili olsun diye tecrübelerini mizahi olarak anlatır. Kimseye bir husumeti yoktur. Eleştirilerini, birilerini kötülemek için değil, daha iyiye daha güzele varmak için yapar.
Emekli Mehmet Efendinin hukuka, sağlığa, eğitime, yönetime yönelik nüktelerini yayınlamaya devam edeceğim. Ben beğeniyorum, umarım okuyucular da beğenir.
**
Emekli Mehmet Efendiye sormuşlar:
-Siyasette neden hep bir kör dövüşü yaşanır?
Emekli Mehmet Efendi cevap vermiş:
-Siyaset adamları televizyonda tartışırken, hiçbir zaman bir birlerine “Bu fikrin doğru, sen haklısın. Ben de buna katılıyorum. Fikrimi değiştirebilirim” dediğini duymamışsınızdır. İşte gelişmeyi tıkayan bu kapalı akıl ve inatçı tavırdır. Esnekliğini kaybeden beyinler gelişmeye değil her zaman kavgaya hazırdır.
* *
Emekli Mehmet Efendiye sormuşlar:
-Bilimde, teknikte, sanatta niye pek gelişemiyoruz?
Emekli Mehmet Efendi cevap vermiş:
-Bizler “Beterin beteri var” deyip mevcut halimize razı olur, onu bile koruyamayız. Oysa asıl olan, “İyinin iyisi vardır” deyip daha iyiye doğru yol almayı akıl etmektir.
* *
Emekli Mehmet Efendi’ye:
-Bazı kitapçılar, en çok satan kitapların; test kitabı, ders kitabı, seks kitabı olduğunu söylüyorlar, buna ne dersin? Demişler.
Emekli Mehmet Efendi:
Ben de bu ülkede kültür ve ahlak zaafının nereden kaynaklandığını düşünüyordum. Şimdi cevabını buldum, demiş.
* *
Emekli Mehmet Efendiye sormuşlar:
-Feng shui’den eve bereket, yoğa ile iç huzur, reiki ile enerji kaynağı, NLP ile başarı modellemesi, kuantum ile evrene mesaj gönderme, yaşam koçlarından akıl alma ve ferrasini satan bilgeden ders alma şeklinde kişisel gelişim yollarından geçerek mutlu olabilir miyiz?
Emekli Mehmet Efendi cevap vermiş:
-Bir zamanlar, insanlar mutlu olmak için bileklerine stres bileziği takıp, gülünç olmuşlardı. Demek ki, şimdi onu modernize edip “soyut stres bilezikleri” olarak piyasaya sürdüler.
* *
Emekli Mehmet Efendi dalgın dalgın düşünürken sormuşlar:
-Ne düşünüyorsun?
Emekli Mehmet Efendi:
-Bu ülkede akıl olmadık yerlerde dolaşıyor. Bu ülkede akıllı tahta var, akıllı bina var, akıllı telefon var. Ama ara ki, akıllı adam bulasın, demiş
-Peki, bu neden kaynaklanıyor? diye sormuşlar.
Emekli Mehmet Efendi:
-Neden kaynaklanacak? Bu ülkede insanlar her şeye lanet okuyor ama kitap okumuyorlar, demiş.
* *
Emekli Mehmet Efendiye sormuşlar:
-İşi şakaya getirip eleştiri yapıyorsun. Böyle netameli bir zamanda konuşmaktan korkmuyor musun?
Emekli Mehmet Efendi cevap vermiş:
-Elbette korkuyorum, korkmaz olur muyum? Ama ben gerçeği söylemekten çekinen, kişiliksiz bir insan olmaktan daha fazla korkuyorum. Daha az korkuyu tercih ediyorum.
* *
Emekli Mehmet Efendiye sormuşlar:
-Hâkimlerin karar verirken yüksek yargının karar ve temayüllerine uymasını neye bağlıyorsunuz?
Emekli Mehmet Efendi cevap vermiş:
-Neye bağlayacağım! Bu, “Ben bilmem merkez bilir” anlayışının yargı versiyonudur.
* *
Emekli Mehmet Efendiye sormuşlar:
-Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı arasında yapılan protokol gereği, hâkim ve savcılar, kıymetli zamanları ve acil işleri nedeniyle, hastane kuyruklarında bekletilmiyor. Buna ne dersin?
Emekli Mehmet Efendi cevap vermiş:
-Elbette hâkim ve savcılar hastane kuyruklarında beklemesinler. Ama karşılığında, Kemal Sunal filmlerine konu olacak kadar adaletimiz gecikmesin.
* *
Emekli Mehmet Efendiye sormuşlar:
-Hâkim sayısının artırılması, mahkemelerde daire sayısının çoğaltılması, yeni adliye binalarının yapılması adaleti sağlar mı?
Emekli Mehmet Efendi bir süre düşünmüş sonra cevap vermiş:
-Siz hiç, bir bardak katranın üzerine bir bardak daha ilave edildiğinde, onun şekere dönüştüğünü gördünüz mü?
* *
Emekli Mehmet Efendiye sormuşlar:
-Bir ülkede sürekli mazlumlarla zalimler köşe kapmaca oynuyorlarsa bu ne anlama gelir?
Emekli Mehmet Efendi cevap vermiş:
-Bence bunlar köşe kapmaca değil, saklambaç oynuyorlar. Adaletten kaçıp saklanıyorlar.
* *
Emekli Mehmet Efendiye sormuşlar:
- Özellikle hukuk alanında nükte yaparken hep eleştiri var. Niye böyle yapıyorsun?
Emekli Mehmet Efendi cevap vermiş:
-Bir komedyen kendine güldüğü müddetçe başkalarının gülmelerini de sağlayabilir. Ben de hukukçuluk yaptım. Hukukçu özeleştiri yapamazsa başkalarının eleştirilerine de katlanamaz. O zaman adalet kokuşur.
Yorum Yazın