Günaydın!

Sosyal medyada gördüğüm bu esprili görsel çalışma, ne kadar yoğun bir gündemimiz olduğunu çok iyi özetliyor.
Türkiye gibi gündemin ışık hızıyla değiştiği başka bir ülke var mı acaba?
Gündemimiz o kadar yoğun ki, biz köşe yazarları bile yetişemiyoruz. Bazen yazımız daha basılmadan eskiyor!
İnsanları hasta eden seçim gündemini geride bıraktıktan birkaç gün sonra yerel seçimler gündeme yerleşti bile!
Türkiye'de her şey hızla değişiyorken hiç değişmeyenler de var tabii.
Örneğin görselde "BUR DA YIZ" diye gösterilen Ali Koç ve Kemal Kılıçdaroğlu yıllardır süren başarısızlıklarına rağmen koltuğu bırakmaya niyetleri yok!
Hadi Ali Koç cebinden para harcıyor, değerli vaktini iyi niyetli ve özverili bir şekilde Fenerbahçe'ye harcıyor. En azından bir yıl daha opsiyonu var.
Ya Kılıçdaroğlu'na ne demeli? 1 milyar 43,9 milyon TL'lik hazine yardımını beceriksiz reklamcılara, sosyal medyadaki troll ordularına ve fenomenlere kaptırdı!
Her seçimde CHP ile çalışan reklamcılar zengin olup ülkeyi terk ediyor!



KIRSALI KİM ETKİLİYOR?
Ve seçim yenilgisini kırsal kesimlerde kendisine az oy çıkmasına ve buralarda sadece TRT izlenmesine bağladı!
Sayın Kılıçdaroğlu, 13 yılda, 12 yenilginden sonra bunu yeni mi öğrendiniz? Günaydın! Aslında Kılıçdaroğlu'na birileri mitinglerde slogana dönüşen Sabah gazetesinin manşetlerinin, A Haber ve ATV haberlerinin halk üzerindeki etkisini de anlatmalı.
Medyanın içinde olanlar bunu biliyor. TRT'nin iktidarı öne çıkaran ama tarafsızmış gibi gözükmek için yaptığı yorumsuz habercilik sıkıcı ve izlenmiyor.
Aslında TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı, Kılıçdaroğlu'nun açıklamasına kızmak yerine sevinmeliydi.
Belki de içten içe sevinmiştir.
Çünkü TRT seçim boyunca hiç gündem yaratamazken, Kılıçdaroğlu'nun çıkışları sayesinde ön plana çıkmış gibi oldu.
Geçenlerde beyaz yakalı, İstanbul'dan ayrılmayı kafasına koymuş muhalif bir arkadaşımla konuşuyordum. Anadolu'da bir köyde tarla bakmaya gitmiş.
Önce köylülerle konuşalım demişler. Bana aynen şunu söyledi: "Köy kahvesinde, berberde, bakkalda ve muhtarın yerinde TV'de A Haber açıktı. İşte ben o zaman büyük bir aydınlanma yaşadım. Türkiye'ye İstabul'daki kendi konforlu alanımızdan ve Twitter'dan bakınca yanılıyoruz."
Ona da "Günaydın arkadaşım" dedim.
Özellikle A Haber'in tartışılan, gündem yaratan ve herkesin anlayacağı basit, sade dilde algı oluşturan yayıncılık anlayışının halkın üzerinde tahmin edilenden daha büyük etkisi oluyor.

***

'SİNEKLERİN TANRISI' GERÇEK OLDU
Kolombiya'da 1 Mayıs'ta içindeki 7 kişiyle düşen uçakta olan ve hayatta oldukları öne sürülen dört çocuk Amazon ormanlarında sağ bulundu.
Uçaktaki çocukların annesiyle birlikte üç yetişkin hayatını kaybetmiş.
Çocukların biri 11 aylık, diğerleri ise dört, dokuz ve 13 yaşlarında.
Büyük çocuk, kardeşlerini hayatta tutmayı başarmış, ormandan ne buldularsa yemişler.
Ağabey minik sığınak bile yapmış.



11 aylık olan bebek artık bir yaşında.
Böcek ısırması ve sıvı kaybı dışında çocukların sağlık durumları iyi.
Çocuklar uçağın enkazından uzaklaşıp kayboldukları için balta girmemiş ormanda bulunamamışlardı.
Arama ekibinin başındaki komutan "Bu çocuklar ölmedi.
Ölmüş olsalardı bulmak çok kolay olurdu. Çünkü hareket ediyor olmazlardı. Samanlıkta iğne aramak değil, halı içinde pire aramak bu" diyordu.
Ünlü 'Sineklerin Tanrısı' romanını akıllara getiren bir mucize bu. Filmlere konu olacak bir olay.
Muhtemelen büyük çocuk, evde sürekli tablet oynayan, gerçek hayattan uzak biri değildi. Hayatta kalma becerilerine öğrenmiş bir çocuk olabilir.
Aferin sana çocuk.

***

BU KAÇINCI YORGUN MERMİ?
Trabzon-Çukurçayır Mahallesi'nde sitenin bahçesindeki oyun parkında arkadaşlarıyla oynayan 9 yaşındaki K.C.Ö birden yere yığıldı. Ağzından burnundan kan geldi.
Arkadaşları tahterevallinin çarptığını düşündüler ama zavallı çocuğun yorgun mermi kurbanı olduğu anlaşıldı.
Bu kaçıncı yorgun mermi vakası?
Sadece düğünlerde, asker uğurlamalarında değil normal zamanlarda da canı sıkılan havaya ateş ediyor!
Birisinin sırf keyfi için, rastgele havaya sıktığı kurşun yüzünden bir insan ölüyorsa bunun cezası ağır olmalı.
Bu kaza değil, başkalarının hayatı hiçe sayılarak keyifle yapılmış bir eylem!
Türkiye'de ruhsatlı ve ruhsatsız yaklaşık 20 milyon silah olduğu tahmin ediliyor.
Yaklaşık 4 bin insan her yıl silahlarla işlenen suçların mağduru oluyor.
Havaya ateş ederek ölüme neden olanların 'olası kastla insan öldürme' suçundan 25 yıla kadar hapis cezası ile yargılanmaları gerekiyor.
Daha kaç kişinin ölmesi bekleniyor?

***

BİR SİGARA İZMARİTİ!
Diyarbakır-Bismil'de 700 dönümlük buğday tarlası sigara izmaritinden kaynaklı tahmin edilen yangın sonucu kül olup gitti.



Sorumsuz birinin attığı sigara yüzünden. Çiftçilerin bir yıllık emeği ziyan oldu. Yazık, günah.
Söndürülmeyen sigara izmaritleri yüzünden ormanlar da yanıyor.
Daha ağır cezalara ihtiyaç var.

***

YAPAY ZEKA İŞSİZLİĞİ ARTIRACAK
ABD'de bir teknoloji şirketinde metin yazarlığı yapan 25 yaşındaki Olivia Lipkin, bir buçuk ay önce nedensiz bir şekilde işten çıkarıldı.
Olivia daha sonra şirketinin kendisi yerine yapay zeka ChatGPT'yi tercih ettiğini öğrendi.
ChatGPT'i metin yazarları ile aynı performansı gösterdiği halde daha az maliyetli olduğu için tercih edilmiş.
ChatGPT'nin sigortası, maaşı, yemeği, servisi yok. Tatile de çıkmıyor.
Hastalanmıyor. Yedi gün 24 saat çalışıyor. İşverenlerin yapay zekayı tercih etmesi doğal.
Olivia şimdi geçimini köpek gezdirerek sağlıyor.
Öncelikle otomasyona uygun olduğu işlerde kullanılacak yapay zekanın gelecekte Olivia gibi bankacıların, öğretmenlerin, yazarların, editörlerin, avukatların vs. nitelikli, iyi eğitimli insanın da yerini alması bekleniyor.
Şu anda bile yapay zeka yüzünden dünyada bir yılda 4 bin kişi işten çıkarıldı. Çocuğunuz meslek seçerken çok dikkatli olmalı. Yapay zekanın tehdidi altında olmayan kalıcı meslekleri tercih edenler ya da yapay zekayı yönetenler daha iyi yaşayacak.
Gelişen dünyaya ayak uydurup kendini geliştirmeyenler için hayat daha zor olacak.