Durdu Güneş

Durdu Güneş

Mail: durdugunes@hotmail.com

“HAA O KİTABI SEN Mİ ALDIN?”

Kitabı yeni basılmış olan yazar kitapçılara uğruyor, kitabının satılıp satılmadığını kontrol ediyormuş. Ama her gittiğinde raftaki kitapları hep aynı yerinde duruyormuş. Bir gün bir kitabının satıldığını fark etmiş.

Bir gün caddeden dalgın dalgın giderken Karşıdan gelen bir genç “merhaba” demiş. Yazar biraz da şaşkınca “merhaba” diyerek karşılık vermiş. Genç, yazarın kitabını okuduğunu ve çok beğendiğini belirtmiş. Yazar gayri ihtiyari söylenmiş, “Haa, o kitabı sen mi aldın?

Bugün yayımcımla telefonda konuştuk. Yayıncı, “Senin sosyal medyadan duyuruna iki kişi karşılık verdi. Senin kitaplarından birer takım sipariş verdiler.” Dedi. Ben de sevindim “Ben yine şanslıyım. ‘Haa, o kitabı sen mi aldın’ diyen yazardan iki misli fazla okuyucu kitlem var” dedim.

Gerçek anlamda okumanın, düşünmenin ve yazmanın insanı yalnızlığa sürüklediğinin bilincindeyim. Eğer insanı bunu göze almazsa bu yola girmemelidir, giriyorsa da yakınmamalıdır.

Arhtur Schopenhhauer (1788-1860) İrade ve Tasarım Olarak Dünya isimli kitabı 1819 yılında yazmış. Çok büyük ümitlerle bastırdığı bu kitap hiç ilgi görmemiş. Bir yıl sonra yayımcısı elde kalan nüshalarının da geri dönüşüme verildiğini bildirilmiştir.

Hayatının son dönemlerinde meşhur olunca hemen kitabın 2. baskısı yapılmış. A.Schopenhhauer bu haberi alınca sevinç içinde ellerini çırparak “Legor! Legar” (Okunuyorum, okunacağım anlamında latince bir söz) diye haykırmış.

Friedrich Nietzsche (1844-1900) bir gün sahaftan Schopenhhauer’in İrade ve Tasarım Olarak Dünya kitabını alır, hayran olur. Filozof olmaya karar verir. Ama yazdıklarından umutsuzdur. “Non Legor! Non Legar” (Okunmuyorum, okunmayacağım anlamında latince söz) diye söylenir.

Karl Marx, (1818-1883) Kapital’i yazdığında kitap hiç ilgi görmez. Hatta Marx, “Kitabının satışından elde ettiği gelirin kitabı yazarken içtiği sigaraların bile parasını karşılamadığını” bildirir.

İnsan bir kitabı önce kendisi için yazıyor. İnsan düşünmek için yazıyor. İnsan dünyaya, insanlara söyleyeceği bir şeyleri olduğu için yazıyor. İnsan yaşamak için yazıyor. Kimse okumasa bile yine de insan bir umutla yazıyor. Cemil Meriç, (1916-1987) “Denize atılan bir şişe her kitap. Asırlar, kumsalda oynayan birer çocuk. İçine gönlünü boşalttığın şişeyi belki açarlar, belki açmazlar" der. Ama insan, şimdi olmasa bile hep o şişenin açılacağı duygusuyla yazıyor.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar