Abdulkadir Selvi

Abdulkadir Selvi

Mail: dfdkgjdlgk@hotmail.com

Kılıçdaroğlu ile Akşener anlaştı mı

2 Ekim’de yapılacak olan toplantı öncesinde Kılıçdaroğlu, son görüşmeyi Meral Akşener’le yaptı.

Bir anlamda Kılıçdaroğlu’nun adaylığını ilan ettiği konuşmasından sonra Akşener’in, “6’lı masa noter değildir” çıkışı ile her şey bir anda tersine dönmüştü. O nedenle Akşener-Kılıçdaroğlu görüşmesi kritik bir hale geldi.

İki liderin görüşmesi 1 saat 45 dakika sürdü. Beklenenden uzun bir görüşmeydi ama yaşanan kriz nedeniyle az bile görüştüler denilebilir.

Çünkü 6’lı masanın bir özelliği var. Doğrudan diyalog yerine birbirlerine medya üzerinden mesaj vermeyi tercih ediyorlar.

YAVAŞ VE İMAMOĞLU DENKLEMDE

Akşener, yaptığı çıkışla Kılıçdaroğlu’nun önünü keserken, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’nu tekrar denkleme soktu. Ancak masayı dağıtma pahasına Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adaylığında kararlı. Kılıçdaroğlu için ya 6’lı masanın ortak adayı olur ya da Cumhuriyet Halk Partisi’nin cumhurbaşkanı adayı olur deniliyor. Böyle olunca, Yavaş ve İmamoğlu aday oldukları takdirde CHP’den istifaları istenecek.

İmamoğlu ve Yavaş’ın bunu göze alacaklarını zannetmiyorum.

DEVA VE GELECEK DE KARŞI

Ama İYİ Parti’de Kılıçdaroğlu konusunda bir direnç yaşanıyor. Koray Aydın’ın etrafındaki 22 milletvekilinin karşı olduğu, il başkanlarının yarısının ise istemediği söyleniyor.

Ama daha ilginci, Meral Akşener’le görüşen Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun da Kılıçdaroğlu aday olursa kazanamayız dedikleri ifade ediliyor.

Bu durumda 6’lı masanın yarısı Kılıçdaroğlu’nun ortak cumhurbaşkanı adaylığını onaylamıyor diyebiliriz. Saadet Partisi ise arafta. İYİ Parti, DEVA ve Gelecek Partisi Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sıcak bakmıyor. Kılıçdaroğlu mevcut durumda sadece CHP ile DP’nin desteğini sağlayabilmiş durumda.

İYİ PARTİ KONGREYE Mİ GİDİYOR

Peki iki lider anlaştı mı? Akşener’in görüşmede Kılıçdaroğlu’ndan cumhurbaşkanı adaylığı konusunu 2 Ekim’deki toplantıya getirmemesini istediği öğrenildi. Akşener’in, “Cumhurbaşkanı adaylığı konusundaki zorlamalar masayı dağıtabilir” diye uyarıda bulunduğu ifade edildi. Kılıçdaroğlu’nun da bunun üzerine geri adım attığı ve 2 Ekim toplantısına adaylık konusunu getirmeyeceği öğrenildi. Cumhurbaşkanı adaylığı konusunun seçim takvimi ilan edildikten sonra ele alınması konusunda iki liderin mutabakata vardığı öğrenildi.

Görüşmede iki liderin Ali Babacan’ın liderlere sunduğu geçiş sürecinin yönetimi konusundaki önerisini ele aldıkları öğrenildi.

Bu arada sürpriz bir gelişme yaşandı. İYİ Parti Genel İdare Kurulu ve milletvekilleri bugün kongreye gidilip gidilmemesini görüşmek üzere toplantıya çağrıldı.

İYİ Parti en son kongresini 20 Eylül 2020 tarihinde yaptığı için olağan kongresini ya bu yıl içerisinde yapacak ya da seçim sonrasına bırakacak. GİK ve milletvekilleri yarın bu konuyu ele alacaklar. 6’lı masada yaşanan krizler ve Cumhurbaşkanı adaylığı konusundaki gelişmelerin de kongre sürecinin gündem alınmasında etkili olduğu söyleniyor.

ERDOĞAN’LA CANLI YAYINDA İÇERİDEN NOTLAR

CNN 
TÜRK-KANAL D ortak yayınında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı konuk ettik.

Erdoğan gün içerisinde Etlik Şehir Hastanesi’nin açılışını yapmış, programa ise MGK toplantısından çıkıp gelmişti. O nedenle yorgun olmasını bekliyordum. Tam tersi oldu. Erdoğan tedirgin eden değil, tam aksine güven veren samimi ve sahici bir lider. O nedenle program soru-cevapla akıp gitti. Program ilerledikçe Erdoğan daha çok açıldı. Program bittikten sonra İletişim Başkanı Fahrettin Altun yanına yaklaşınca, “Bitti mi? Erken mi bitti?” diye sordu. Fahrettin Altun, programın bir buçuk saat sürdüğünü söyleyince, “Ne çabuk bitti” dedi. Ucu açık bir program olsa herhalde biz gece yarısını bulurduk.

Programdan önce birbirimize hissettirmiyorduk ama hafif bir stres vardı.

SORULAR

Ahmet Hakan ile Hande Fırat kendi programlarında moderatörlük yaptıkları için soru sorarken performanslarını merak ediyordum. Çok başarılılardı. Hürriyet’in manşetindeki 1 milyon konut arsası oradan çıktı.

MİLLETİMİZ ERDOĞAN’I TANIYOR

Zafer Şahin ekonomiye ağırlık verdi. Vatandaşın merak ettiği sorularla son dakikaları almamıza neden oldu.

“Tayyip Erdoğan’ı benim ülkem, milletim tanıyor. Kolay değil, bu ülkede 20 yıldır başbakanlık, cumhurbaşkanlığı, öncesinde belediye başkanlığı yaptım. Milletim tanıyor. Ama diğerlerinin ne yaptığı, eserleri ne yok. Tayyip Erdoğan milletine yabancı değil. En yakın milletim oyunu Tayyip Erdoğan’a verecektir” dedi.

Fulya Kalfa daha önceki programın da moderatörüydü. Yine başarıyla idare etti.

Biz ekranda gözüktük ama ekran gerisinde bu işin stresini en çok yaşayan, en çok çaba gösteren Demirören TV Grup Başkanı Murat Yancı’ydı.

Ben iç politikaya ilişkin sorulara yoğunlaşmaya çalıştım. “Seçimlerde bir endişeniz var mı?” diye sordum. Tepkisini merak ediyordum. Kendine güveni yerindeydi. “Böyle bir endişe taşımıyorum” diye konuştu.

TÜRKİYE YÜZYILI

Cumhurbaşkanı Erdoğan 2023 seçim mottosu olan “Türkiye yüzyılı” açıklamasını yayınımızda yaptı.

Bir dönem Özal, “21. yüzyıl Türk yüzyılı olacak” demişti. Heyecan uyandırmıştı. Erdoğan ise Cumhuriyetin 100üncü yılında yeni yüzyılı hedef olarak gösteriyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan bunu 23 Mayıs tarihinde kabine toplantısından sonra yaptığı açıklamada kullanmış.

“Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını, Türkiye yüzyılı ülküsüyle başlattığımız büyük atılımın sembolü haline getirmek istiyoruz” demiş.

Kendi payıma söyleyeyim, atlamışım.

İKİ KEMAL

Bu arada benden duymayın ama Kemal Kılıçdaroğlu da cumhurbaşkanı adayı olursa mottosunu “İki Kemal” üzerine kuracakmış. Nasıl? Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyet kurdu, Kemal Kılıçdaroğlu ise yüz yıl sonra sistemi dönüştürecek. Başkanlık Sistemi’nden Parlamenter Sistem’e geçişi sağlayacak.

Kılıçdaroğlu kendini Atatürk’le eşit hale mi getiriyor, diye itiraz edeceğinizin farkındayım. Ama o maksatla yazmadım. Bakalım 2023 seçimlerinde Erdoğan’ın, “Türkiye yüzyılı” perspektifi mi kazanacak yoksa Kılıçdaroğlu’nun “İki Kemal” mottosu mu?

ŞEHİT AİLESİNE KÜFREDEN LÜTFÜ

İYİ
 Partili Lütfü Türkkan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptığımız yayınla ilgili olarak kendisine yakışan çirkin bir üslupla tweet attı. Sonra bu tweet’ini sildi.

Bu Lütfü Türkkan değil miydi Meral Akşener’in Bingöl gezisinde şehit ailesine “Senin bacını s...” diye küfreden.

Kılıçdaroğlu ile Akşener anlaştı mı

Bir de Türk milliyetçisi geçinir. Bir Türk milliyetçisi şehidinin bacısına küfreder mi? Türk milliyetçisi şehidi için canını veren demektir.

Türk milliyetçisini geçtim, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bu vatan için canını vermiş şehidin ailesine küfreder mi?

GAZETECİ DÖVDÜREN

Bu Lütfü Türkkan değil miydi Kocaeli Dilovası’nda yer alan çiftliğindeki kaçak yapıların yıkımını çeken gazeteci Mustafa Uslu’yu korumaları ve yakınlarına dövdüren. Hem kaçak yapı yap hem bunu takip eden gazeteciyi dövdür.

Lütfü Türkkan, sen bu yüzle hâlâ insanlar arasında dolaşabiliyorsun ya... Sen bu yüzle hâlâ Meral Akşener’in gezilerine katılabiliyorsun ya... Sen hâlâ bu yüzle milletvekili rozetini taşıyabiliyorsun ya... Bu hata sende değil, seni Türk milliyetçiliği iddiasındaki o partide tutanda...

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar