Nihat Hatipoğlu

Nihat Hatipoğlu

Mail: nfjkldfd@hotmail.com

Kurban, paylaşmak ve kucaklaşmaktır

Çarşamba günü Kurban Bayramı. Şimdiden bayramınızı kutlarım. "Kurban" kavramı yüce Allah'a yakınlaşmak için; kötülüklerden, şerden, günahtan arınmak anlamına geliyor ve özellikle de hacda Arafat'taki duruşla simgeleniyor. Zira arife günü Mekke'dekiler (Arafat'takiler) bulundukları yerde, memleketlerinde olanlar ise memleketinde dua, namaz ve tekbirle kendilerini sorgularlar. Cami ve cemaatle ahitleşirler. Kötülüğün her türlüsünden arınmak için çabalarlar.
Kurban Bayramı'nın manevi yönü böyle. Fiziki, maddi yönü ise; durumu iyi olan müminlerin, güçleri nispetince kurbanlık hayvanlardan kesip durumu iyi olmayan Müslüman kardeşlerinin sofrasına katkıda bulunmalarıdır. Kurbanda niyet, Allah rızasını kazanmak olmalıdır. Riyadan, gösterişten uzak bir manevi disiplin içinde dua almaya gayret gösterilmelidir.

ŞEYTAN MAĞLUP OLDU
Kuran-ı Kerim bunu şöyle ilkeye bağlıyor: "Kurbanların ne etleri ne de kanları Allah'a ulaşır. Fakat sizdeki takva (samimiyet ve ihlas) sadece Allah'a ulaşır." (Hacc/37).
İyi ve samimi niyetle başlanmayan her davranış kişiye ancak yük getirir. Boşa bir çaba olarak kayıtlara geçer.
Eski pagan dinlerde var olan tanrılara insan kurban etme merasimleri, Hz. İbrahim ve Hz. İsmail kıssasında da aktarıldığı gibi çarpıcı bir örnekle hatırlanmış ve tamamen tarihe karışmıştır. İnsan katletmenin büyük günah olduğu Peygamber Efendimizle (SAV) de tescillenmiştir. Hz. İbrahim ve kurban olayı, insan kurban etmenin kökünden kazındığına bir delil olarak Kur'an-ı Kerim'de yer almıştır. Bunu yok eden Hz. İbrahim'dir. Hiçbir peygamber, insan kurbanına olur vermemiştir. Hz. İsmail olayı sadece bir imtihandı ve imtihanı anne, oğul ve baba peygamberler kazanmıştır. Şeytan ise mağlup olmuştur.
Hicretin ikinci yılından itibaren Sevgili Peygamberimiz her yıl kurban görevini yerine getirdi. Ancak kurban farz değil, Hanefilerce vacip olarak kabul edilmiş. Diğer mezheplerde ise güçlü sünnettir.

DÜŞMANLIĞA GEREK YOK
İnsanlar et ihtiyacını kesim hayvanlarından elde ediyor. Yüce Allah düzeni böyle kurmuş. Neticede balık ne ise koyun da, keçi de odur gıda anlamında. Ancak kurbanlıklar, koyun, keçi, sığır, manda ve deve gibi hayvanlar olarak tespit edilmiştir. Bunlardan kurbanlık olabilir. Mümin kardeşlerimizin kurbanlıklara karşı çok merhametli ve saygılı davranmaları gerekiyor. Onlara eziyet etmemek lazım.
Hz. Peygamber, hayvanın gözünün önünde bıçağını sivrilten birisine şöyle buyurdu: "Neden böyle yapıyorsun? Bu hayvanı iki kez mi öldüreceksin?" Kurbanlık hayvanın gözünün bantla kapatılması da bu hassasiyetin getirmiş olduğu bir harekettir.
Hayvan hakları adına kurban düşmanlığı yapmanın haklı bir yönü yoktur. Dünyanın her tarafında her gün yüz binlerce hayvan kesiliyor. Karşı gelinmesi gereken şey, bu işlerin ehil olmayan ellerce, bilinçsizce yapılmasıdır. Kişi et sevmeyebilir. Bu kendi tercihidir. Ama başkasının ne yediğine de müdahale edemez.

ET BAYRAMI DEĞİL
Şunu da söylemeliyiz ki, kurban kestiğimiz için bayram yapmıyoruz. Bayramın bir parçasıdır kurban kesimi. Teşrik tekbirlerinin bayramın bir parçası olduğu gibi. Kurban Bayramı, toplum olarak paylaşmak, kucaklaşmak olduğu için bayramdır. Esasen hacdaki kurban; ismini, memleketindeki bayrama da vermiştir. Onun için hacda kesilen kurbana "hedy", memleketimizde kestiğimiz kurbana "udhiyye" deriz.
Ülkemizin güçlü ellerde güzel günlere doğru yürüdüğü şu atmosferde birlik, beraberlik, kucaklaşma daha yüksek bir noktaya taşınmalıdır. Dargınlar barışmalıdır. Tanıdık, tanımadık insanlara gülümsenmelidir. Hastaneler, güçsüzler yurdu, şehit aileleri ziyaret edilmelidir. Bayram namazından sonra mezarlara gidilmelidir. Aile büyükleri ziyaret edilmelidir. Yaşlılar sevindirilmelidir. Yetim ve gariban insanlar unutulmamalıdır. İnsanlara güzel sözler söylenmelidir. Tatlı söz sadakadır. Vefat eden anne ve babalar hayırla yâd edilmelidir. Mezarlarına giderek orada tefekkür edilmelidir. Oradan göğe yükselen gül kokuları devşirilmelidir.

***

KURBANLIK HAYVAN KESİLMEDEN ÖNCE BAYILTILABİLİR Mİ?

Hayvan kesilmeden önce acı duymasın diye şokla bayıltılabilir. Neticede hayvanın can vermesi şokla değil, kesilerek olacaktır. Şok belki kesilirken hayvana daha az eziyet verecektir.
 Kurbanlık hayvanım kaybolur da bayramdan sonra bulursam ne yapayım?
Bu durumda hayvanı kesmez, uygun bir yere bağışlarsın.
 Kurban kanı çocukların alnına sürülür mü?
Kurban kanını çocukların alnına sürmenin dini bir kaynağı da yoktur. Böyle şeylerden uzak durmak lazımdır.
 Ölmüş annem için kurban kesmem gerekir mi?
Ölmüşlerinize kurban kesmeniz sevaptır. Ama bu konuda bir vasiyetleri yoksa zorunlu değilsiniz. Hz. Ali'nin her yıl Peygamberimiz için kurban kestiğini biliyoruz.
 Kadınlar bayram namazı kılabilir mi?
Hz. Resulullah döneminde kadınlar, Kurban ve Ramazan Bayramı namazlarına katılmıştır.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar