Durdu Güneş

Durdu Güneş

Mail: durdugunes@hotmail.com

YÜZ KARASI VE YÜZ AKI İKİ SADRAZAM

Tarih boyunca iyi insanlar, kötü insanlar, iyi yöneticiler, kötü yöneticiler hep olmuştur.  Günümüzde bu durum devam etmektedir. Gelecekte de hep var olacaktır.

Necip Fazıl Kısakürek, Sakarya Türküsü’nde: “Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;/Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir.” demektedir.

Yüz karası bir Sadrazam örneği Kanunu Sultan Süleyman döneminde Sadrazamlık yapmış Damat Rüstem Paşadır.

Kanunu Sultan Süleyman döneminde, en uzun (15 yıl) sadrazamlık yapmış olan Damat Rüstem Paşa (1500-1561) “Rüşvet kaldırılamaz. Hiç olmazsa insaflı olmalıdır ki, sahibine hayır getirsin, verene de yıkım olmasın.” diyerek sürdürülebilir bir rüşveti telkin ve tavsiye etmiştir. Rüşvetsiz kimseye hiçbir makam mevki vermeyen Rüstem Paşa;  Erzurum Beylerbeyliği için 5.000 altın takdim edilince “Erzurum’un bu miktara tahammülü yoktur, 3.000 altın yeterlidir” demiş.

Yüz akı bir Sadrazam örneğine uygun biri ise Sadrazam Talat Paşadır.

1917 yılında Sadrazam olan Talat Paşa, kalabalık ailesini İaşe İdaresinin verdiği şahıs başına dörtyüz dirhem arpa-nohut-yulaf süpürge tohumu karışımı ekmekle besliyordu.

İaşeci Topal İsmail Hakkı Paşa, şeklen sadece hastanelere hasredilmesi gereken beyaz ekmeklerden bir kucak Talat Paşa’nı evine gönderiyor. Ev halkı, uzun bir zamandır hasretini çektikleri has ekmeği akşam yemeğine gelen Paşanın önüne sürpriz olarak haber vermeden çıkarıyorlar. Sofrada lezzetini unuttuğu beyaz ekmeği gören Sadrazam hayretle soruyor: “Nereden geldi bunlar?”

Ve öğrenince hepsini tek dilim bırakmadan paket yaptırıyor; levazım Reisine şu yazı ile geri gönderiyor: “Yanlışlıkla bizim eve gelen bu hastane ekmeklerinin mahalli neresi ise gönderiniz.”

Paşa, sonra eşi Bahriye Hanımefendiye dönüyor: “Biliyor musun Hanım, bu ekmeklerin içinde bir madde var ki, insan çehresinde kapkara lekeler bırakıyor. Hani yüz karası dersiniz ya…İşte o lekeler. Halk süpürge tohumu yerken, bunları ziftlenen vicdansızların alınlarındadır ve bu millet o lekeleri görür.”

Bu örnekler tarih sayfalarından günümüze kadar gelen bilgilerdir. Ne derece doğrudur onu tam bilemeyiz. Ancak bildiğimiz bir şey var ki; kul hakkı yiyenler o toplumun yüz karasıdır. Helal lokma yiyip topluma faydalı olanlar, o toplumun yüz akıdır.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar